Telefon elimin altında bekliyorum..
Seni...
Aramandan korkarak
Ya aramazsa diye içimdeki beni tüketerek..
Birkaç saat önce, yanımdayken hani
Dün en güzel kokulu çiçeklerle belirmişken kapımda hani
Bana benden yakınken hani..
Ya şimdi?
Konuşsana yar..
Susuyorsun...
Bitmişsin, bitirmişsin.
Nasıl?
Ama dün..
Dün çok mu uzak dedin?!
Ama nasıl..
Beni boşver ama
Ya sonbahar?
Aşkın seneler önce küçücük yüreklerimize düştüğü o mevsim?
Ona ne olacak
Nasıl öksüz bırakırız onu?!
Ya doğumgünün?
Yarın hani..
Bir yaş büyüyecekti hani ya sevgim.
Hani “iyi ki doğdun sevgilim”?!
Arama diyorsun.
Doğumgünümde de arama, umursama
Ama ben seni umursamadan...
Nasıl...
Boğazımda düğümleniyor sözcükler
Nefes alamıyorum
Nefesim senken nefes alayım diye nasıl atarsın beni sensizliğin eline?!
Konuşsana..
Ya da..
Boşver, konuşma..
Susuyorum ben.
Ağıdım sevdama; içimde büyüttüğüm, beklediğim
Umuduma, İnancıma..
Sanaysa...
Hoşça kal demek gelmiyor içimden.
Ben şimdi sadece susuyorum sana...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder