Bogazimda bir dugum gibisin bugun yine...
Soyleyemediklerim bir bir dizilmis bogazima, yine sebepsiz gozyaslari akiyor yanaklarima dogru...
Sensizligin bilmem kacinci sabahinda yine sensizlige acarken gozlerimi, siluetin belirdi yine karsimda. Bana yaptiklarina ,yasattiklarina ragmen bu imkansizliga devam edisimse yine bir ironi yasatiyor gonlume. Yine sensizlige yazilmis satirlar olusuyor,yine her satirinda sen sevgili!...
Basi dumanli daglarin yasini tutar gibi, sonbaharin huznunu tum dunyaya yasatir gibi seni sevmek, çok sevmek...
Adressiz mektuplara isimsiz satirlar yazar gibi seni içimde hissetmek. Her gunun batisinda gunesle birlikte batmak, her yeni gun dogumunda sana dogmak gibi...
Zamansiz gelislerin, zamansiz bu vedasini buz kesmis bir yurekte yasamak; tarifi olmayan olmayan ama sadece hissedilen, kelimelere hapsedemedigin o sevi tukenisimin tek sebebi oldu galiba...
Ilk defa gucumu tamamen yitirdigimi iliklerime kadar hissediyorum, sebepsiz, sorgusuz, sualsiz tum yasananlar hayatin "hatira defterinde" ki sari sayfalarinda yerini almak uzere...
Içimde ki aci o kadar taze duruyor ki hala "ZAMAN" in sadece bir yenilgi olduguna inandiriyor beni. Geçer mi hersey, biter mi bu ozlem, diner mi bu acilar,hayat tekrar devam eder mi tum bunlar hiç yasanmamis gibi?
Ve
Ve seni yine sever miyim geçen onlarca yil sonrasinda bile hala ilk gun ki gibi???
Sende bilmiyorsun degil mi butun bu sorularin cevabini?
Artik bende bilmiyorum, artik bende unuttum zamani,mekani,hayati ve yasamayi...
Sen mi?
Hiç hatirlamadin ki!!!
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder