22 Eylül 2009 Salı

Kırıntılar..


Susmak istiyorum…
Susup sadece dinlemek…
Kırmamak için sözcükler karşısında sessiz kalmak…
Saygıdan, sevgiden onca emeğe karşılık susmalıydım
Sadece çenemi değil, yüreğimdeki taşkınlıkları da susturmalıydım/kapatmalıydım
Öfkeme yenilmeden sakin sakin durmalıydım…


İçimde büyüyen kırıntıların çoktan hasat vakti gelmişti. Onları biçip yerine rengârenk umut, tebessüm, en güçlü, çabuk pes etmeyen cinsinden sabır ekmeliyim. Kırıntıları fazla bekletmemem lazım ki tamamen kurutmasın yüreğimi…
Yeni doğan güneşle yeşersin yüreğim. Aydınlansın güneş ışınlarıyla, kalbine oturan onu inciten ne varsa kurusun…


Unutkanlığım burada da devreye girip silsin her şeyi… hiçbir şey olmamış gibi odamın en güzel köşesinde müziğimle birlikte güzelliklerin olduğu diyara doğru yola çıkmalıyım.
Hoşça kal karanlık diyip, yepyeni bir günde gülücüklere merhaba demeliyim…

...BuCiCaN...

Hiç yorum yok:

Kes Sesini Yüreğim..Sus..Sus İşte...