Sus (ma) derken gözlerin
İki kişilik bir yalnızlıkla cebelleşiyorum
Dar boğazlardan geçip
Derin vadilerde konaklıyor
Senden bir iz arıyorum
Kızgınlığım, suskunluğuma mı?
Kalabalıklar içinde ki sensizliğime mi?
Karanlık sarmış etrafımı
Dipsiz bir ormanda
Fısıltıların dolaşıyor kulağımda
Hangi yöndesin çıkaramıyorum
Bir o yana bir bu yana
Gel - gitlerim
Bavulum elimde
Yine bir motel odasındayım
Hasretliğim sana
Şarkılarım yokluğuna
Gözyaşlarım
Adının geçmediği kayıp diyarlara
Gel diyorum
Sesim yine bana dönüyor
Hangi zamansız mekânların
Derinliğinde bedenin
Hasretliğimle eriyorum
Sen bilmiyorsun
Niye bu kadar umursamaz
Neden bu kadar vurdumduymazsın
Kızgın mısın?
Zamansız gidişime diyorsun
Adressiz mektuplarında
Yokluğun neden bu kadar bulanık
Hayallerin niye bu kadar net
Niçin bu kadar zor
Sensizliğim
Bocalamalar / Çığlıklar / Yalnızlık
Sessizlik / Hüzün / Kırgınlık
Yol arkadaşlarım / Dostlarım
Bunlardan dost olur mu deme
Oluyor bir şekilde
Sen ne kadar yoksan
Onlar o kadar var
Bir de çok sadıklar
Senin gibi davranmıyorlar
Hep başucumda durup
Hiçbir yere gitmiyorlar
Hangi mevsimsiz şehirlerdesin
Hangi pencereden bakıyorsun
Yine kuşları besliyor musun?
Bilmedikçe bunları / Öğrenemedikçe yerini
Kırılıyor / Hırpalanıyor / Dökülüyor
Çaresizlikler içinde ki bir yanım
Sana teslim edemedim
Cevapsız mektupların
Diyar diyar geziyorum
Cevabını bil istiyorum yazdıklarının
Ben sana kızgın değil, kırgınım
Rüyalarımın misafiri olman kandırmıyor
Uzaklardan el sallamam yetmiyor
Anılarını hatırlayıp gülümsemelerim
Bir gün geleceğin tesellisi avutmuyor
Gözlerim gökyüzüne dikili
Biliyorum oradasın
Yanın da melekler
Yüzün her zaman ki gibi
Gülümsüyor
Bu iki kişilik bir yalnızlık
Ben ikimizin adına da yaşıyorum
-Alıntı-
İki kişilik bir yalnızlıkla cebelleşiyorum
Dar boğazlardan geçip
Derin vadilerde konaklıyor
Senden bir iz arıyorum
Kızgınlığım, suskunluğuma mı?
Kalabalıklar içinde ki sensizliğime mi?
Karanlık sarmış etrafımı
Dipsiz bir ormanda
Fısıltıların dolaşıyor kulağımda
Hangi yöndesin çıkaramıyorum
Bir o yana bir bu yana
Gel - gitlerim
Bavulum elimde
Yine bir motel odasındayım
Hasretliğim sana
Şarkılarım yokluğuna
Gözyaşlarım
Adının geçmediği kayıp diyarlara
Gel diyorum
Sesim yine bana dönüyor
Hangi zamansız mekânların
Derinliğinde bedenin
Hasretliğimle eriyorum
Sen bilmiyorsun
Niye bu kadar umursamaz
Neden bu kadar vurdumduymazsın
Kızgın mısın?
Zamansız gidişime diyorsun
Adressiz mektuplarında
Yokluğun neden bu kadar bulanık
Hayallerin niye bu kadar net
Niçin bu kadar zor
Sensizliğim
Bocalamalar / Çığlıklar / Yalnızlık
Sessizlik / Hüzün / Kırgınlık
Yol arkadaşlarım / Dostlarım
Bunlardan dost olur mu deme
Oluyor bir şekilde
Sen ne kadar yoksan
Onlar o kadar var
Bir de çok sadıklar
Senin gibi davranmıyorlar
Hep başucumda durup
Hiçbir yere gitmiyorlar
Hangi mevsimsiz şehirlerdesin
Hangi pencereden bakıyorsun
Yine kuşları besliyor musun?
Bilmedikçe bunları / Öğrenemedikçe yerini
Kırılıyor / Hırpalanıyor / Dökülüyor
Çaresizlikler içinde ki bir yanım
Sana teslim edemedim
Cevapsız mektupların
Diyar diyar geziyorum
Cevabını bil istiyorum yazdıklarının
Ben sana kızgın değil, kırgınım
Rüyalarımın misafiri olman kandırmıyor
Uzaklardan el sallamam yetmiyor
Anılarını hatırlayıp gülümsemelerim
Bir gün geleceğin tesellisi avutmuyor
Gözlerim gökyüzüne dikili
Biliyorum oradasın
Yanın da melekler
Yüzün her zaman ki gibi
Gülümsüyor
Bu iki kişilik bir yalnızlık
Ben ikimizin adına da yaşıyorum
-Alıntı-
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder